Hamilelik sonrasında ortaya çıkabilecek ruhsal sıkıntıların sebepleri nelerdir, ne gibi semptomlar görülür ve nasıl tedavi edilir?
Hamileliğin ve doğum yapmanın birçok anne için çok güzel ve özel dönemler olması beklenirken, anneler ruh sağlıkları açısından oldukça hassas ve riskli bir dönemden geçerler. Bu riskli dönemde ortaya çıkabilecek birden fazla ruh sağlığı sorunundan (annelik hüznü, doğum sonrası psikozu ve doğum sonrası depresyonu) en sık görüleni de hamilelik sonrası depresyonudur. Bu dönemde çok fazla fiziksel değişim yaşayan anne, bu fiziksel değişimlerin yanında bir de anne olmanın sorumluluğu ve zorluğu ile yüzleşince baskı altında hissedebilir. Bu baskı hissi anneye zor süreçler yaşatmaktadır.
Hamilelik sonrası depresyonu her 100 yeni anneden en az 10-15’ini etkileyen yaygın bir ruh sağlığı problemidir. Kadınların bir kısmı doğumla birlikte gelen değişimlere kolaylıkla uyum sağlarken, diğer kısmı ise bu dönemde çok zorlanabilir. Çoğu kadın bebek sahibi olmayı mutlulukla karşılamakta ve annelik ile ilgili yüksek beklentilere sahip olmaktadır. Bu durum depresyonda olduğunu kabul etmeyi daha da güçleştirebilir.
Doğum sonrası depresyon sadece anne için değil anne bebek bağı için de oldukça yıpratıcıdır. Doğum sonrası depresyon belirtileri doğumdan sonraki 2-8 hafta içinde ortaya çıkar ve 2 hafta ile 1 yıl arasında sürebilir. Tüm aile için oldukça zor geçen bu süreçte birçok anne doğum sonrası mutlu olması gerektiğine inandığı için doğum sonrası depresyonu yaşadığında kendini suçlu hisseder ve bu durumu herkesten saklamaya çalışır. Bu utanç ve saklama doğum sonrası depresyonun gözden kaçmasına ve ilerleyen zamanlarda intihar düşüncesine varabilecek daha büyük sıkıntılar yaratmasına yol açabilir. Bu sebeple ailenin de doğum sonrasında anneyi gözlemlemesi ve bebek bakımında destek olması çok önemlidir. Yeni doğan bebek ile anne yalnız bırakıldığında, aile büyükleri ve eşin desteği sağlanmadığında, aile büyükleri annenin bebeğine bakım şeklini kendi yöntemleriyle kıyaslayıp sürekli nasihat ettiğinde kaygılar ve korkular daha da artacak, annenin çaresizlik ve başarısızlık duyguları bu duruma eşlik edecektir.
Hamilelik sonrası depresyon belirtileri
Doğum sonrası depresyonda görülen belirtilerin genel depresyon belirtilerinden hiçbir farkı yoktur. Eğer üzüntü, ağlama, değersizlik, umutsuzluk, karamsarlık, yalnızlık, yorgunluk ve isteksizlik gibi semptomlar yaşıyorsan büyük ihtimalle depresyondasın demektir. Aynı zamanda dikkat dağınıklığı, uyku sıkıntıları, tükenmişlik sendromu, öfke, yetersizlik, bebeğe karşı ilgisizlik, iştahsızlık da yaşayabilirsin. Bebeğinin doğumuyla yorgunluk, uyku ve beslenme sorunları zaten yaşıyor olsan da enerji ve istek kaybı, suçluluk duygusu gibi duyguları sadece doğum sonrası depresyonda yaşarsın. Depresyon bebeğin bakımını da zorlaştıracağı için hem seni hem de bebeğini olumsuz etkileyebilir.
Hamilelik sonrası depresyonun sebepleri
Hamilelik sonrası depresyonun nedeni tam olarak bilinmese de biyolojik ve psikososyal pek çok faktörün etkili olduğu bilinmektedir. Biyolojik sebepler arasında hamilelik süresinde artan östrojenin doğum sonrası aniden düşmesi de gösterilebilir.
Doğum yapan her kadının hamilelik sonrası depresyonu yaşamadığı gerçeği psikososyal etkilerin belirleyici olduğunu göstermektedir. Özellikle doğum sonrası sosyal destek bir annenin en çok ihtiyacı olan şeydir ve bu desteği göremediğinde annenin stresi ve kaygısı oldukça artacaktır.
Hamilelik sonrası depresyonu nasıl atlatılır?
Yaşadığın bu zor süreçte ailenin de yapması gereken şeyler vardır. Emzirme dışındaki süreçlerde bebekle ilgilenerek senin dinlenmen için destek vermeleri önemlidir. Özellikle eşinin sana duygusal olarak yardımcı olması gerekir. Aile büyüklerinin de bebek bakımında sana destek olması, doğumdan sonra senin de kendine zaman ayırmana, eşin ile baş başa zaman geçirmene imkân sağlamaları gerekir. Bu süreçte bebeğinden uzak kalmamalı, zorlandığın zamanlarda eşinden ve ailenden yardım istemelisin. Aşağıdaki yöntemlerle bu süreci daha kolaylıkla atlatabilirsin;